Vince Gilligan’ın Yeni Dizisi “Pluribus”tan İlk Teaser Geldi

Rhea Seehorn’un “Dünyanın en mutsuz insanını” canlandırdığı dizi, izleyiciyi mutluluğun tehlikeli olabileceği bir evrene davet ediyor.
“Breaking Bad” ve “Better Call Saul” ile modern televizyonun en akılda kalıcı suç hikâyelerini yazan Vince Gilligan, 17 yıllık “meth evreni” macerasının ardından yepyeni bir türe adım atıyor. Apple TV+; Gilligan imzalı dokuz bölümlük bilim kurgu dramı “Pluribus”un ilk iki bölümünü 7 Kasım’da yayınlayacağını, sezon finalinin ise 26 Aralık’ta ekranlara geleceğini duyurdu. Platform, projeye olan güvenini göstererek diziyle şimdiden ikinci sezon için sözleşmesini yeniledi.
Resmî özete göre “Pluribus”, “Dünyanın en mutsuz insanı” Carol (Rhea Seehorn) üzerinden ilerliyor. Carol’ın tuhaf görevi: Dünyayı “mutluluktan” kurtarmak. Gilligan, Variety’ye verdiği röportajda hikâyenin suç ya da uyuşturucu içermediğini vurguluyor: “Dünya ilk bölümde çok ani bir değişim geçiriyor ve sonrasında bambaşka bir yer oluyor. O değişimin sonuçları uzun süre dramatik malzeme sunacak.” Konunun ayrıntıları sır gibi saklansa da “Pluribus”un, iyimserliği ters yüz eden bir kara mizah ve sosyal hiciv karışımı sunacağı tahmin ediliyor.
Seehorn’ın yanında Karolina Wydra (“Sneaky Pete”), Carlos‑Manuel Vesga (“Donde Tú Quieras”) yer alıyor; Miriam Shor (“American Fiction”) ve Samba Schutte (“Our Flag Means Death”) konuk oyuncu olarak listede. Dizinin 30 saniyelik gizemli tanıtımında pembe hemşire önlüğü giyen bir kadının kutudaki donutları yalayıp “Buyrun alın :)” yazılı notla bırakması, absürt tonun habercisi.
Yapım Sony Pictures Television çatısı altında gerçekleşiyor. Vince Gilligan, Gordon Smith, Alison Tatlock, Diane Mercer, Allyce Ozarski ve Jeff Frost yürütücü yapımcı; Jenn Carroll ve Trina Siopy ortak yürütücü yapımcı olarak çalışıyor. Gilligan’ın kaotikgood.tv şirketi de projeye destek veriyor.
“Breaking Bad” (2008‑2013) ve “Better Call Saul” (2015‑2022) ile televizyon tarihine damga vuran Gilligan, sadece “Battle Creek” (2015) spin‑off denemesinde mevcut evren dışına çıkmıştı. “Pluribus” bu açıdan kariyerinde radikal bir dönemeç niteliğinde. Usta yazarın, karanlık suç anlatılarından sıyrılıp “mutluluğun bulaşıcı bir virüs olabileceği” fikrine odaklanması, yüksek beklenti yaratıyor.