Uzak pazarla yakın temas

Türkiye-Şili ekonomik ilişkileri, stratejik iş birlikleri ve sektörel çeşitlilikle her geçen yıl güçleniyor. DEİK/Türkiye-Şili İş Konseyi Başkanı Ahmet Bilge Ambarlılar, Şili’nin yatırım dostu yapısı, serbest ticaret ağı ve istikrarlı ekonomisiyle Türkiye için önemli bir dış ticaret ortağı olduğunu belirtiyor. Şili ile ilişkiler sadece ticaretle sınırlı kalmayıp savunma sanayi, enerji, tarım, altyapı ve teknoloji alanlarında da gelişiyor. Ambarlılar, Şili ile 2009’da imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması’nın, Türkiye’nin Latin Amerika’daki tek STA’sı olması bakımından kritik olduğunu vurgularken, savunma sanayi iş birliklerinin özellikle dikkat çekici olduğunu belirtti. ASELSAN ve HAVELSAN’ın Şili’de- ki faaliyetleri bu alanın ön plana çıktığını gösteriyor. 2024 yılı itibarıyla Türkiye’nin Şili’ye ihracatında başı demir-çelik, otomotiv, plastik ve makineler çekerken; ithalat daha çok tarım ve doğal kaynak ürünlerine dayanıyor. Ayrıca iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin 100. yılı yaklaşırken, taraflar ortak projeleri ve yeni fırsatları değerlendirmeye devam ediyor. DEİK’in öncülüğünde gerçekleştirilen ticaret forumları, iş heyeti ziyaretleri ve resmi temaslarla, Türkiye ile Şili arasındaki ekonomik ilişkilerin kısa vadede 2 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşabileceği öngörülüyor. Ambarlılar, Türk iş insanlarının Şili pazarı hakkında daha fazla bilgi sahibi olması gerektiğine dikkat çekerek, yerel ortaklıkların ve devlet teşviklerinin önemini vurguladı.

Şili’nin, Latin Amerika’nın en açık ekonomilerinden biri olduğunu dile getiren DEİK/Türkiye-Şili İş Konseyi Başkanı Ahmet Bilge Ambarlılar, ülkenin dünya ekonomisinin toplam GDP’sinin yüzde 88’sini kap- sayan dünya ülkeleri ile imzaladığı stratejik STA’lar ile ön plana çıktığını bildirdi. Bu alanda diğer Latin Amerika ülkeleri ile farklı bir yapısı olduğunu ifade eden Ambarlı, “Şili yatırımcı dostu bir ülke. Şili ekonomisi, Covid-19 salgınından sonra hızla toparlandı ve 2024 yılında büyümenin yüzde 2,5’e çıkması bekleniyor. Türkiye sanayi ürünleriyle ihracat yaparken, Şili’den daha çok tarım ve ham madde ürünleri temin ediyor. Türkiye’nin Şili pazarında hem sanayi hem de tüketim malları açısından rekabetçi olduğunu söyleyebiliriz. 2024 yılı verilerine göre, Türkiye’nin Şili’ye ihracatında en büyük payı 69,4 milyon dolar ile demir ve çelik ürünleri alıyor. Bunu sırasıyla otomotiv (40,1 milyon dolar), plastikler (35,2 milyon dolar), makineler (35 milyon dolar) ve elektrikli cihazlar (25 milyon dolar) izliyor. Türkiye, Şili’den ağırlıklı olarak tarım ve doğal kaynak bazlı ürünler ithal ediyor. İthal ürünlerine baktığımızda, hayvansal ve bitkisel yağlar (25,1 milyon dolar), yaş meyve (25 milyon dolar) ve inorganik kimyasallar (22,7 milyon dolar), yağlı tohumlar, kağıt-karton ürünleri, bakır ve su ürünleri gibi temel ham madde ve tarım ürünleri başta geliyor” diyerek ülkenin avantajlarını ve ihracat konusundaki verilerini paylaştı.

BİR ASIRLIK DOSTLUK

Şili ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 100. yılında, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerini değerlendiren Ambarlı, Şili Cumhuriyeti’nin 1926 yılında ülkemizi tanıyan ilk Latin Amerika ülkesi olduğuna dikkat çekti. 2026 yılında iki ülkenin diplomatik ilişkilerinin 100. yılının kutlanacağını bildiren Ambarlı, “Şili ve Türkiye 1926 yılından bu yana dostane ilişkilerini koruyor. Şili ve Türkiye bölgesel ve küresel konularda yakinen çalışmaya devam ediyor. Küresel ticaretin birtakım krizler ve belirsizliklerden geçtiği günümüz dünyasında Şili ile ortaklığımızı hem Latin Amerika açılımımız kapsamında hem de üçüncü ülkeler ile iş birliği bağ- lamında son derece önemli olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’nin sanayi ve inşaat, Şili’nin ise enerji, tarım ve maden alanlarındaki güçlü yapıları, iki ülke arasında tamamlayıcı ekonomik ilişkiler kurulmasına olanak tanıyor” dedi.

27 yılın ardından Ticaret Bakanımız Ömer Bolat ve Şili Dışişleri Bakanı arasında önemli bir iş birliği anlaşması imzalandı. Böylece tarımdan ticarete, enerjiden savunmaya pek çok konuda yeni iş birlikleri ve projeler görebiliriz. Bu iş birliğini değerlendiren Ambarlı, “Şili ve Türkiye, mevcut uzak mesafelere rağmen bölgelerinde stratejik konumda olan iki ülke. Şili, Türkiye’yi Avrupa, Orta Doğu ve Orta Asya gibi pazarlara açılmak için önemli bir pazar olarak görüyor. Şili de Türkiye’nin Latin Amerika’ya açılımı için kritik bir ülke konumunda. 2009 yılında imzalanan Türkiye-Şili Serbest Ticaret Anlaşması (STA), ikili ticaret ilişkilerimiz için güçlü bir zemin oluşturuyor. Bu STA’nın Latin Amerika’da imzaladığımız tek STA olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

“İKİLİ İLİŞKİLER ÇOK YÖNLÜ GELİŞİYOR”

DEİK/Türkiye-Şili İş Konseyi olarak, 3 Ekim 2024 tarihin- de Şili’de tarım, yenilenebilir enerji, yeşil hidrojen ve altyapı sektörlerindeki yatırım fırsatları kapsamında toplantılar gerçekleştirdiklerinden söz eden Ambarlı, “Türk Hava Yolları’nın Türkiye-Santiago uçuşlarına başlaması vesilesiyle 18 Aralık 2024 tarihinde düzenlenen ilk uçuşuna katılarak, Şili’ye bir heyet ziyareti gerçekleştirdik. Uzun süre sonra Şili’ye giden ilk iş dünyası heyeti olarak, ikili ticari ilişkilerimizi yeniden değerlendirdik. DEİK/Türkiye-Şili İş Konseyi’nin Karşı Kanat Kuruluşu Şili Sanayiciler Birliği (SOFOFA) ile önümüzdeki dönemde hangi alanlarda ortaklıklarımızı gerçekleştirebileceğimizi ele aldık” diyerek İş Konseyi’nin faaliyetlerini anlattı.

Ayrıca Şili Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Ekonomik İlişkiler Alt Sekreterliği (SUBREI) Heyeti ile 13 Aralık 2024 tarihinde toplantı yaptıklarına dikkat çeken Ambarlı, “Türkiye-Şili II. Dönem Karma Ekonomik Komisyon (KEK) Toplantısı kapsamında, Türkiye-Şili İş Forumu’nu 10 Nisan 2025 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirdik. Düzenlediğimiz iş forumları ve toplantılar ile ikili ticaret ve ekonomik ilişkilerimizin çok yönlü geliştirilmesi açısından son derece anlamlı olduğunu söyleyebiliriz. Ticaretimizde sektörel çeşitlendirmenin sağlanmasının da önemli gündem maddelerimiz arasında yer aldığını söyleyebiliriz” dedi.

SAVUNMA SANAYİ ÖNEMLİ GÜNDEM MADDESİ

Şili’nin, savunma sanayi alanında Türk şirketlerine güven duyduğunu açıkça ifade ettiği belirten Ambarlı, “Türkiye-Şili arasındaki savunma sanayi alanında iş birlikleri şu anda en önemli gündem maddesi olarak yer alıyor. Küresel pazarda giderek ön plana çıkan Türk savunma sanayi ürünleri, Şili’nin de ilgisini çekiyor. ASELSAN’ın Şili’de bir ofisi bulunuyor. HAVELSAN da Mart ayında Şili’de sözleşme imzaladı. Türk teknolojisinin Latin Amerika’da ve özellikle Şili’de daha fazla ön plana çıkacağını söyleyebiliriz. Şili ile iş birliğimizde enerji ve madencilik de stratejik bir yere sahip” diyerek iki ülke arasındaki en önemli gündem maddelerinden söz etti.

Ayrıca iklimi itibarıyla tarımsal arazi, orman ve deniz ürünleri bakımından zengin bir ülke olan Şili’nin küresel tedarik zinciri için son derece önem arz eden bakır ve lityum gibi zenginliklere sahip olduğunu vurgulayan Ambarlı, konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Şili, yenilenebilir enerjiye daha fazla ağırlık vermek istiyor. Türkiye-Şili ikili ticaretinde, organik tarım, balıkçılık ve orman ürünleri dikkat çekiyor. DEİK/Türkiye-Şili İş Konseyi olarak, Şili’de gerçekleşmesi öngörülen fu- arları, ihaleleri ve projeleri yakından takip ederek, üyelerimizle paylaşıyoruz. Türkiye ve Şili’de gerçekleşen fuarlar karşılıklı sektörel ortaklığımızı zenginleştirilmesi için önemli fırsatlar sunuyor. İş Konseyi olarak, ikili ticari ilişkilerin gelişmesi için iş insanlarını bir araya getirmeyi ve ticaret hacminin gelişmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz.”

Başa dön tuşu
Haber Yeni Yüzyıl