Pelin Esmer ve Merve Asya Özgür ile “O da Bir Şey mi?” Üzerine

Gizem Ertürk “O da Bir Şey mi?” filminin yönetmeni Pelin Esmer ve başrol oyuncusu Merve Asya Özgür ile konuştu

Beyazperde

Gerçeğin gündelik ayrıntılarda saklı olduğuna inanan yönetmen Pelin Esmer, son filmi O da Bir Şey mi? ile insan ilişkilerinin, sessiz kabullerin ve küçük mutlulukların peşine düşüyor. Esmer’in kamerası bu kez büyük olayların değil, fark edilmeyen anların içindeki sarsıcı duygulara odaklanıyor. Filmin merkezinde yer alan Merve Asya Özgür, sade ama derin bir karakter yorumu ile dikkat çekiyor; görünmez bir hayatın içinde var olma mücadelesini zarif bir gerçeklikle canlandırıyor.

Gizem Ertürk bu özel söyleşide, Pelin Esmer ve Merve Asya Özgür ile O da Bir Şey mi?’nin doğasını, kadınların hikâyelerini anlatmanın sorumluluğunu ve sinemanın sessiz gücünü konuştu.

Ayvalık’a ilk gelişinizin romantik bir sebeple olduğunu ama bu kez sebebin “daha romantik” olduğunu, çünkü günümüzde film çekmenin de artık biraz böyle görüldüğünü söylemiştiniz. Sinema sizin için bu “romantizmi” hangi noktada taşıyor? “O da Bir Şey mi?” ile Ayvalık’a yönetmen olarak dönmek, sizin kişisel ve sinemasal yolculuğunuzda nasıl bir anlam taşıyor?

Bugün sinema yapmak, aşkta olduğu gibi bir nevi şuursuzluk gerektiriyor. Akılla, mantıkla yapılacak bir şey değil. Bugünün koşullarında hiç değil ama koşullar daha iyi olsa bile mümkün mertebe hesap kitaptan, nedensellikten uzak bir yerde durduğu için bir sığınak sinema benim için. Ayvalık’a yıllar önce 19 yaşımda ilk kez geldiğimde aşıktım, Ayvalık’ı biraz sisli gözlerle görmüştüm. Bu kez daha net görebildim, bu güzel Ege kasabasında sokaklarda, salonlarda, kahvelerde, meyhanelerde sinemadan konuşmak o günlerin hafifliğini andıran çok hoş bir tat bıraktı damağımda. Ne çok ihtiyacımız var böyle şeylere şu tuhaf ve ağır günlerde.

Altın Koza’da elde ettiğiniz ödüller için tebrikler. Fim hem jüri hem de seyirci tarafından (gösterimde salondan taşan bir ilgi vardı) güçlü bir karşılık buldu… Siz bu karşılığı nasıl okuyor, kendi sinema yolunuzda nereye yerleştiriyorsunuz?

Çok teşekkürler. Çok mutlu oldum tabii ki. Hem seyirciye hem de üç farklı juriye dokunabilmiş demek film, her zaman nasip olmaz. Demek her izleyen filmle farklı, kendine göre bir ilişki kurabilmiş, ne mutlu! Seyirciyi hesaplayarak hiç yazmadım bugüne kadar ama yaratmaya çalıştığım atmosferin içine seyirciyi almayı, kafamı kurcalayan soruları onlara aktarmayı ve onların bu sorularla kendi yol yordamlarıyla hemhal olmalarını hayal ederek yaptım filmlerimi. İlle de geniş bir kitleye ulaşsın diye yapmasam da juri, eleştirmen, sinemayla ilgili, ilgisiz ayırım yapmadan filmin her izleyene farklı bir yerden dokunabilmesi, birşeyler hissettirebilmesi, filmden sonra seyirciyle bir süre kalabilmesini umut ederek yaptım. Dokundu da galiba, bu duygu vizyonda da devam eder umarım.

Başa dön tuşu