İşte üreme politikaları! Nüfus yük mü yoksa güç mü?

Dünya genelinde doğurganlık oranlarında düşüş var. Pek çok ülkede nüfus artış hızı son yılların en düşük seviyesinde. Türkiye’de de hem siyasetçiler hem kurumlar, yaşlanan nüfusla ilgili uyarılarda bulunuyor, gençlerin çocuk sahibi olmaları için teşvik programları hazırlanıyor. Ancak kalabalık nüfusun her zaman iyi bir şey olmadığını düşünenler de var. Geçtiğimiz haftalarda siyasi kurumların azalan nüfusla ilgili ilgili endişeleri aktarılırken sosyal medyada iş insanı Rahmi Koç’un artan nüfusla ilgili olumsuz açıklamalarının yer aldığı sözleri paylaşıldı. Cumhuriyetin 10. yılında Türkiye nüfusunun 15 milyon olduğunu hatırlatan Rahmi Koç, “O zaman Yunanistan 5 milyondu. Şimdi biz 85-86 milyon olduk Yunanistan 9 milyon” diyor. Rahmi Koç, bu kadar kalabalık bir nüfusun ihtiyaçlarının kamu tarafından karşılanmasında büyük sorunlar çıktığını belirterek, kalabalık nüfusun her zaman iyi bir şey olmadığını vurguluyor.

Bazı iktisatçılar kalabalık nüfusu kaynak olarak görüyor.

TEMEL YAKLAŞIMLAR

Kalabalık nüfusun bir ülke için güç mü yoksa kamu maliyesi üzerinde bir yük mü olduğu sorusu, sosyal bilimlerde uzun süredir tartışılan bir konu. Bu tartışma özellikle ekonomi, kamu maliyesi, demografi ve kalkınma sosyolojisi gibi alanlarda farklı yaklaşımlarla ele alınıyor. Ekonomist Julian Simon, “The Ultimate Resource” adlı eserinde nüfusu bir kaynak olarak görüyor. Ona göre, daha fazla insan, daha fazla üretim, daha fazla yenilik ve büyüme potansiyeli anlamına geliyor. Simon özellikle genç nüfusun, ekonomik dinamizm açısından önemli bir avantaj olduğu görüşünde. Joseph Nye ise, “soft power” kavramında nüfusun kültürel etki alanı oluşturmadaki rolünü vurgularken, büyük nüfusun, askeri güç, siyasi etki ve bölgesel liderlik için bir potansiyel sağladığını söylüyor. Buna göre kalabalık nüfus, aynı zamanda büyük bir iç pazar anlamına geliyor. Geniş iç talep, üretimi ve yatırımı teşvik ettiği için Çin ve Hindistan gibi ülkelerde büyüme dinamiklerinde etkili oluyor.

KARŞI ÇIKANLAR

Kalabalık nüfusun kamu için yük olduğunu savunan sosyal bilimciler de var. Thomas Malthus’un başını çektiği nüfus teorisine göre nüfus geometrik hızla artarken, gıda üretimi aritmetik hızla artar. Bu durum kıtlık, yoksulluk ve kaynak savaşlarına yol açar. Günümüzde bu görüş “neo-Malthusçuluk” olarak çevresel krizler ve aşırı tüketimle yeniden tartışılıyor. Kalabalık nüfus, özellikle şehirleşmenin hızlandığı ülkelerde eğitim, sağlık, ulaşım, konut gibi kamu hizmetleri üzerinde büyük baskı oluşturuyor, kamu bütçelerinde açıkların artmasına neden oluyor.

ÖNEMLİ OLAN NİTELİK

Nüfus tartışmasını Haber Global Web Özel için değerlendiren Okan Üniversitesi öğretim üyesi, kültür antropoloğu Dr. İlker Çayla’ya göre ise önemli olan nüfusun niteliği. “Rahmi Koç’un söylediği bir anlamda doğru” diyen Çayla şunları kaydetti: “Türkiye yüksek bir nüfusa sahip. Almanya’dan Fransa’dan yüksek görünüyor. Rahmi Koç’un dediği gibi nüfusun yüksek olması kamusal alanda ekonomik anlamda sorunlara yol açıyor. Diğer yandan da Türkiye’nin nüfus artışı da düşüyor. 2000’li yıllarda 1,8 olan nüfus artış hızı bugüne gelindiğinde yarı yarıya düşmüş durumda. Doğurganlık oranı da düşüyor. Türkiye’nin nüfus artışında sadece doğurganlık değil, göçü de hesaba katmak gerekiyor. 4 milyonun üzerinde sığınmacı görünüyor.”

Bir başka nüfus teorisine göre nüfus geometrik hızla artarken, gıda üretimi aritmetik hızla artıyor.

TÜRK NÜFUSU AZALIYOR

Göçün ayrı bir başlık olarak tartışılması gerektiğini belirten Çayla, “Beyin göçü de yine ayrı bir başlık. Türkiye’den gençler yurt dışına gidiyor, bu durum nitelikli nüfusta azalmaya neden oluyor. Nitelikli iş gücünü kaybediyoruz. Bu durum doğurganlık oranlarını da etkiliyor. Bunun yanında nüfus artışı hızı düşünce yaşlı nüfus artıyor. Bugün istatistiklere baktığımızda 65 yaş üstünün arttığını görüyoruz. Nüfusumuz Rahmi Koç’un dediği gibi fazla ama nüfusun yapısıyla ilgili böyle sorunlarımız var. Dışarıdan gelen göçle birlikte Türk nüfusunun azaldığını görüyoruz” dedi. 

[email protected] 

Kaynak: Web Özel

Başa dön tuşu
Haber Yeni Yüzyıl