İş dünyasına giren yeni kriter: Stagility

Hızla gelişen teknolojilerle birlikte pazar yerlerinin de ihtiyaçları değişti. Murat Yeşildere, böyle bir ortamda hızlı karar alabilen, denemekten korkmayan şirketlerin ayakta kalabildiğini vurgularken çevikliğin önemini koruduğunu belirtti. Yeşildere, “Çalışanlar güven, yöneticiler hız istiyor. Buradaki dengeyi kurmak İK liderlerinin yeni sınavı” olduğunu belirtti.

“İŞ DÜNYASININ DENGELERİ DEĞİŞTİ”

Pandemi sonrası iş dünyasında sıkça konuşulan kavramlardan biri çeviklik (agility) oldu. Ancak günümüzde yapılan yeni araştırmalar, çalışanların artık sadece çeviklik değil, aynı zamanda istikrar (stability) aradığını ortaya koyuyor. Bu iki beklentinin kesiştiği noktada ise iş dünyasına yeni bir kavram girdi: “Stagility” — yani stability + agility. Konu ile ilgili değerlendirme yapan Egon Zehnder Yönetici Ortağı Murat Yeşildere, iş dünyasında dengelerin değiştiğini söyledi.

MY Yeni Ofis 03

Stagility sadece bir yönetim modeli olmadığı, aynı zamanda bir kültür değişimini de beraberinde gerektirdiği için, Yeşildere, çalışanların sürekli öğrenme ve adaptasyon yeteneklerini geliştirmelerinin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Murat Yeşildere, “Bu yaklaşım ile esnekliği ve hızlı karar alma süreçlerini ön planda tutarak, şirketlerin hem kısa vadeli hem de uzun vadeli hedeflerine ulaşmaları kolaylaşır. Şirketlerin inovasyon ve sürdürülebilirlik arasında denge kurabilmesi, rekabet avantajı elde etmelerine de imkan verir” ifadelerini kullandı.

“BU KAVRAM ÖNÜMZDEKİ DÖNEMDE DAHA ÇOK KONUŞULACAK”

Yeşildere’nin konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları vurguladı: “Otomasyonu, tekrar eden, kural bazlı ve zaman alan işlerde artırırken; empati, yaratıcılık, liderlik ve çatışma çözümü gibi duygusal zekâ gerektiren alanlarda insan dokunuşunu korumak gerekiyor. Bu sayede hem verimlilik artışı sağlanabilir hem de müşteri deneyimi geliştirilebilir. Otomasyon araçları, büyük veri setlerini analiz ederek içgörüler üretebiliyor. Bu veriler, yöneticilerin karar verme süreçlerine entegre edildiğinde şirketlerin içgörü yaratma ve stratejik yönetim kabiliyeti artıyor. Tekrarlayan ve zaman alıcı görevlerde otomasyon kullanmak, çalışanların daha yaratıcı ve stratejik alanlara odaklanmasına olanak tanıyor.”

Müşteri hizmetlerinde de otomasyon dikkatli kullanılması gerektiğini de ekleyen Murat Yeşildere, iş dünyasında stagility kavramının önümüzdeki dönemde daha fazla konuşulacağını da belirterek, “Hem çalışan bağlılığını koruyan hem de değişen pazara hızla uyum sağlayabilen organizasyonlar kurmak isteyen şirketler, istikrar ve çevikliği dengeli biçimde yönetmek zorunda kalacak” dedi.

 

 

 

 

Başa dön tuşu
Haber Yeni Yüzyıl