Böyle tarım olur mu? Tahıl ambarının son çırpınışları

Yaz aylarının kavurucu sıcaklarıyla birlikte Türkiye’nin kuraklık gündemi yeniden ön plana çıktı. Ülkenin en önemli tarım merkezlerinden olan Konya Havzası’nda yıllardır süregelen kuraklık tablosu ise yaşanan vehametin en çarpıcı örneği durumunda. Tarımsal üretimin kalbi olan bölge, yeterli yağış alamaması, bilinçsiz su kullanımı ve yeraltı sularının tüketilmesi nedeniyle kuraklık krizine sürüklenmeye devam ediyor. Son 6 yılda, Konya’daki baraj su seviyeleri alarm verici düzeylere düşerken; hububat üretiminde ise büyük oranda kayıplar yaşanıyor. Konya ovalarında yılda 400 milyon metreküp suyun hatalı sulama ve yanlış ürün deseni nedeniyle israf edildiği belirtilirken, son bilimsel araştırmalar, bölgedeki mevcut su kullanımının sürdürülemez bir noktaya geldiğini ortaya koyuyor. Raporlardan yansıyan verilere göre havzada 3 milyon hektar tarım arazisi bulunurken, arazilerin tamamının sulanabilmesi için yıllık 15 milyar metreküp suya ihtiyaç duyuluyor. Hali hazırda kullanılabilir yeraltı ve yerüstü su kaynağının toplamı ise sadece 4 milyar 360 milyon milyar metreküp olarak telaffuz ediliyor.
YERİN ALTI DA KURUDU
Raporlardan yansıyan verilere göre Türkiye’nin kullanılabilir yer üstü su kaynağının yüzde 2’si, yer altı su kaynağının da yüzde 17’si Konya Kapalı Havzası’nda bulunsa da; ülke genelinde kullanılan yer altı su miktarının yüzde 40’ı ‘Konya Kapalı Havzası’ndan çekiliyor. Bu durum beraberinde krater şeklindeki obruk sorununa yol açıyor. Öyle ki, havzada oluşan obruk sayısı 2 bin 500’ü geçerken, bölgede 250 ila 300 metreden yer altı suyu çekilmeye devam ediyor.
CANLI TÜRLERİ ÖLÜYOR
Nebraska Üniversitesi’nde doktora sonrası araştırmalarını sürdüren İklim Analisti Dr. Gültekin Yılmaz; Konya Havzası’nda şeker pancarı, mısır ve yonca gibi yoğun su tüketen ürünlerin kaynakları yok ettiğini belirtirken, elde edilen son bulguları ise şöyle aktardı: “Kuraklık, ekosistem üzerinde de yıkıcı etkilere neden oluyor. Havzadaki kuş türü çeşitliliği yüzde 22; endemik balık türlerinin ise yüzde 61 tükenme riskiyle karşı karşıya. Havzanın yıllık su potansiyeli, mevcut su tüketimini karşılamaya yetmiyor. Soruna çözüm olarak uygulamaya konulan havzalar arası su transferi gibi yöntemler ise hem yüksek maliyetli hem de uzun vadede etkisiz.”
KORKUNÇ İSRAF
Ortaya çıkan tabloyu değerlendiren Eski DSİ Yöneticilerinden Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız ise “Konya Kapalı Havzası’nda çekilen suyun yaklaşık yüzde 60’ının şebeke yetersizliği nedeniyle kullanılamıyor. Konya ovalarında ne yazık ki yılda 400 milyon metreküp su israf oluyor. Bu oran Mavi Tünel sisteminden gelecek su miktarıyla aynı. Bölgedeki su kıtlığı düşünüldüğünde söz konusu alanların acilen rehabilite edilmesi gerekiyor” dedi.
YAĞIŞ FAKİRİ
Havzanın gün geçtikçe çölleştiğine de dikkat çeken Yıldız, şu uyarılarda bulundu: “Bölge yağış miktarı bakımından da ülkenin en az yağış alan havzası. İhtiyacı karşılamaya yönelik hayata geçirilmesi planlanan Mavi Tünel projesinden yılda toplam 414 milyon metreküp suyun aktarılması düşünülüyor. Bu miktarın 100 milyon metreküplük kısmı Konya’ya içme suyu olarak verilecek, geri kalanı ile 65 bin hektar tarım alanı sulanacak.”
DİKKATE ALINMIYOR!
Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mithat Direk de kuraklığın kırmızı alarm verdiğini söylerken, “Yıllardır uyarılarımız dikkate alınmıyor. Konya ve Karapınar başta olmak üzere suyu nasıl verimli kullanacağımızı, kısıtlı sulama yöntemleriyle nasıl yüksek verim alabileceğimizi bilim dünyası ile ele alıp yeni projeler hayata geçirmemiz gerekir” diye konuştu.
[email protected]
Kaynak: Web Özel