Alman basını: Netanyahu’yu kim durduracak?

İsrail’in, İran’ın askeri üslerine, nükleer tesislerine ve üst düzey askeri yetkililerine saldırmasıyla yükselen tansiyon, Alman basınında geniş yer buldu.
Handelsblatt: Küresel ekonominin ihtiyaç duyduğu en son şey
Handelsblatt gazetesinde “Benyamin Netanyahu’yu kim durduracak?” başlığıyla yayımlanan yorumda “İsrail ve İran arasında korkulan kontrolsüz savaş senaryosu, Tahran’ın nükleer programına yapılan saldırı ile gerçeğe dönüştü” deniyor.
İsrail’in saldırısının boyutlarının “şaşırtıcı” olduğuna, Netanyahu hükümetinin İran’ın nükleer tesislerini hedef almakla yetinmediğine dikkat çekilen yorumda, ABD’nin bu saldırıyı önlememiş olduğunun altı çiziliyor, “Bölgedeki en güçlü iki aktör arasında kontrolsüz ve uzun süreli bir savaş, jeopolitik çalkantıların yaşandığı bu dönemde küresel toplumun ve küresel ekonominin ihtiyaç duyduğu en son şey” vurgusu yapılıyor.
İsrail hava saldırılarının Tahran’da yol açtığı yıkım.Fotoğraf: TASNIM NEWS/AFP via Getty Images
“İsrail’in mevcut tırmanışı her şeyden önce bir şeyi gösteriyor: Netanyahu giderek daha kontrolsüz bir şekilde ve iç siyasi saiklerle hareket ediyor” görüşüne yer verilen yorumda, “Yalnızca iç siyasi saiklere dayalı bir dış politika hiçbir zaman sürdürülebilir olmamıştır. Üstelik jeopolitik çatışmaların en karmaşık olanında bu yaklaşımın ölümcül olduğu açık” deniliyor.
Bild: “İsrail’in yaptığı meşru müdafaadır”
Bild gazetesi ise “İsrail her ülkenin yapacağını yapıyor” başlığıyla yayımladığı yorumda, İsrail’in İran’a saldırısının “meşru müdafaa” olduğu belirtiliyor.
Yorumda İsrail’in her egemen ülkenin yapması gerekeni yaptığı, “Cesurca, kararlılıkla ve cerrahi bir keskinlikle kendini savunduğu” kaydediliyor, “İran’ın kalbinin derinliklerindeki hedeflere saldırdığı operasyonu bir saldırganlık değil, meşru müdafaadır” deniyor.
İran’ın “İsrail’i haritadan silmek istediğine” ve bunun “İran devletinin resmi doktrini olduğuna” vurgu yapılan yorumda “Bunu görmezden gelen ya da basite indirgeyen herkes bu barbarlığın suç ortağıdır” ifadeleri kullanılıyor.
“Unutmayalım: İran on yıllardır halkına vahşice baskı uygulayan İslamcı bir diktatörlüktür” görüşünün aktarıldığı yorumda, uluslararası toplumun artık İran’a karşı net tavır alması gerektiği savunuluyor.